Türk-Afrika İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Tamer Taşkın, vize konusunun Afrika açılımında Türkiye’nin önündeki “en büyük engel” olduğunu belirterek, “Avrupa ülkelerinin uzun yıllardır Türk insanına vize konusunda çektirdiği ne kadar eziyet varsa, şu anda Türk büyükelçilikleri aynı eziyeti Afrikalılar’a yapıyor” dedi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk-Afrika İş Konseyleri, Türkiye ve Afrika’dan iş adamlarını bir araya getiren ikili görüşmeler düzenledi.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Tamer Taşkın, hükümetin Afrika açılımına değinirken, 54 Afrika ülkesinin hepsinde maden ve tarım ürünleri bulunduğunu kaydederek, soğuk hava deposu ve konserve fabrikası olmadığından tarım ürünlerinin hasat sezonunda korunamadığını ve değerlendirilmediğini anlattı.
Kıtada, Güney Afrika Cumhuriyeti haricinde araba fabrikası ve üretimi yapılmadığını ifade eden Taşkın, Türkiye için “önemli bir fırsat” ba fosforlu kalem rındıran kıtada, Türkiye’nin ve Türk mallarının sevildiğini söyledi.
Taşkın, dezavantajlara ilişkin olarak, “Avrupa ülkelerinin uzun yıllardır Türk insanına vize konusunda çektirdiği ne kadar eziyet varsa, şu anda Türk büyükelçilikleri aynı eziyeti Afrikalılara yapıyor” diye konuştu.
25 iş adamının, vize alamadığı için Türkiye’ye gelip, bugünkü toplantıya katılamadığını bildiren Taşkın, şöyle devam etti:
“Vize konusu, Afrika açılımında Türkiye’nin önündeki en büyük engel. Bu konunun çözülmesi gerekiyor. Bugün bir sanayi odasının üyesine, Türk iş adamının ’ben buna kefilim, iş adamıdır gelsin’ dediği adama da, Türk büyükelçiliklerinin uzun süreli, çok girişli vize vermesi lazım. En büyük sorunumuz şu anda Afrikalı işadamının ülkemize gelememesi.”
“İLK FIRSATI DEĞERLENDİREN YATIRIMCILAR...”
Taşkın, ülkeler arasında ikili ilişkilerin olmamasının bir diğer sorun olduğuna işaret ederek, bazı ülkeler ikili anlaşmalarla yüksek gümrük vergilerden kurtulurken, Türkiye’den giden mamullere uygulanan yüksek vergiler nedeniyle, bunların, baştan yüzde 20-40 pahalı kaldığını dile getirdi.
Afrika ülkeleriyle kısa zamanda ikili anlaşmalar yapılması gerektiğini belirten Taşkın, “Türk sanayicileri bugünün ihracatçıları, Afrikalılar bugünün ithalatçıları. Ama biz kısa zamanda Afrika’nın yatırımcıları olacağız. Afrika’nın çok yatırıma ihtiyacı var. Bu ilk fırsatı değerlendiren yatırımcılar, Türkiye’nin 50’li, 60’lı, 70’li yıllardaki yüksek kar marjlı fırsatlarını yakalamış olacaklar” değerlendirmesinde bulundu.
Taşkın, Afrika ülkelerinde yapılacak altyapı yatırımlarında Türk müteahhitlik firmalarının yer alması gerektiğini ve turizmin yatırım yapılacak bir alan olduğunu söyledi.
Bankacılık konusunda sorunlar yaşandığına ve bazı Avrupa ülke bankalarına ödenen yüksek komisyonun maliyete yol açtığına değinen Taşkın, “Vizemizle, büyükelçiliğimizle, THY ile, bankacılığımızla, sanayicimizle, ticaret ataşeliğimizle, gidip, orada bulunmamız gerekiyor. Birinin önce gitmesinin getirdiği bir avantaj hiçbir zaman olmaz” dedi.
Taşkın, Afrika kıtası ile Türkiye arasındaki 17-20 milyar dolarlık ticaret hacminin 12-13 milyar dolarlık kısmının, Türkiye’nin ihracatı olduğunu kaydetti.
GİNE CUMHURİYETİ’NDE YATIRIM VE İŞBİRLİĞİ OLANAKLARI
Socim SARL Direktörü Amadou Ly de Gine Cumhuriyeti’ne ilişkin bilgi verirken, ülkenin boksit kaynakları konusunda ilk sırada yer aldığını, altın, demir, elmas kaynakları bulunduğunu, Batı Afrika’nın “su rezervuarı” olarak anıldığını anlattı.
Tarım, konut, sanayi, madencilik, elektrik üretimi için barajlar kurulması, turizm alanında işbirliği oluşabileceğini kaydeden Ly, toplu konut inşaatları, leasing usulü konut yapımı, sebze ve meyvenin konserve veya meyve suyuna dönüştürülmesi değerli, kıymetli taş atölyeleri, deri atölyeleri yapılması konularına işaret etti.
Ly, Gine’nin Türkiye’den buğday unu, yağ, inşaat malzemesi, konfeksiyon, mobilya, otomobil yedek parçası aldığını ve Türkiye’ye ananas, mango, avokado, yeşil fasulye, altın, elmas ve diğer kıymetli taşlar satabileceğini belirtti.
Kategori : EKONOMİ